1. Özel Türkiye Crosscountry Bisiklet Yarışı

Sırtçantam Dergisi’nden Genel Yayın Yönetmeni İsmail Şahinbaş, Editör Şener Aslan ve ben bir program yapmıştık. 29 Ocak 2005 Cumartesi günü Eskişehir’in merkeze bağlı Bozdağ Köyü’nde yapılacak olan ‘Birinci Türkiye Özel Crosscountry’ adı altında yapılacak olan bisiklet yarışını izledikten sonra 30 Ocak Pazar günü de Frig Vadisi’nde karlı ortamda yürüyüş yapacaktık. Açıkça söylemeliyim ki Frig Vadisi’nde yürümek fikri beni hayli heyecanlandırmıştı.

Cuma akşamı İsmail Şahinbaş’ın Nemrut Dağı’yla ilgili gerçekten usta işi dia gösterisini seyrettik. Daha sonra da Eskişehir de bisiklet sporunun öncülüğünü yapan Köksal Konuk ve oğlu ESBİKE (Eskişehir dağ bisikleti takımı) kaptanı Gökay Konuk ve diğer Eskişehirli genç bisikletçilerle tanışmak fırsatını bulduk.

Köksal ve Gökay Konuk’un öncülüğünde bir avuç genç insan büyük bir özveriyle hatta ceplerindeki harçlıklarını bile çorbada tuz misali harcayarak ve yılmadan inatla çalışarak organizasyonu gerçekleştirmişler. Büyükşehir Belediyesi Sosyal İşler Daire Başkanı Tugay Aladağ’da kendilerini yürekten desteklemektedir ki bu da büyük şanstır.

Cumartesi sabahı 23 kilometre uzaklıkta bulunan Bozdağ Köyü’ne doğru aracımızla yol alırken kışın soğuk ve dondurucu yüzüne rağmen sıcak görünüşlü kerpiç köy evlerinin bacalarından çıkan dumanlar sanki içimi ısıtmıştı. Görünüşlerinden yoksul ve gariban oldukları anlaşılan bu Anadolu köyleri bana elimde olmayarak hüzün yüklü bir suskunluk yaşattı. 

Bozdağ Köyü’ne bisiklet yarışı izlemeye gidiyorduk ama gözümün önünde bir türlü böyle bir sahneyi canlandıramıyordum. Bu tür organizasyonlar doğal olarak yoğun emek ve para gerektiren etkinliklerdir. Genellikle de büyük kentlerin yakınlarında yapılır. 

Köye geldiğimizde bir şenlik havası vardı ve herkes işini ciddiyetle yapıyordu. Eskişehirli sporcularda inançla köylülere yardım ediyorlardı.   

 

Bu özel yarışmanın 12 kilometrelik parkurda iki turlu olarak yapılmasına karar verildikten sonra saat 12.00’da yarışma başladı. Yarışmaya iki bayan bisikletçinin de katılması ayrı bir güzellik kazandırdı. 28 yarışmacının katıldığı bu etkinlik Bozdağ ve Karadere köyleri ile TRT’ye ait televizyon vericisi arasındaki üçgen içinde gerçekleştirildi. Yarışmanın başlamasından bir süre sonra iki yarışmacı diğerlerinden koparak yarışı önde götürmeye başladılar. Aslında bakılırsa bu köyde böyle bir yarışmaya katılmak çok anlamlıydı. Birinci veya sonuncu olmak hiçte önemli değildi. Gerçekten de soğuk kış gününde insanın içini ısıtan sıcak ve dostluk dolu bir ortam vardı ki bu her şeyden önemliydi.

     

Yarışmanın sonunda Tekirdağ Polisgücü Kulübü’nden ve milli bisikletçilerimizden Aram Taban birinci, Oğuz Özçelik ikinci ve Eskişehir den Tahsin Çelik üçüncü oldular. Dereceye giren sporcularla diğer iki bayan sporcudan Köksal Konuk’un umut veren küçük kızı Eda Konuk ve milli bisikletçimiz Ayris Işık’a ödülleri verildi.

  

Gerçekteyse durum farklıydı ve o gün sporcularla birlikte Bozdağ köylülerinin tastamam hepsi birinci geldiler. Evet, hayatlarında hiç bisiklet yarışı izlememiş hatta çoğunluğu hiç bisiklete dahi binmemiş olan Bozdağ köylüleri azimle ve inançla çalışarak birinci geldiler. 

 

Bu organizasyona emek veren tüm sporculara, Bozdağ köylülerine, Büyükşehir Belediyesi’ne, birinci ve ikinci gelen sporcuların sponsorluklarını yapan İstanbul Bike Acetdor firması ve Oakley gözlük firmasına, etkinliğin her aşamasında destek veren Sırtçantam Dergisi’ne bize böyle bir güzelliği yaşattıkları için teşekkür ederim.

 

 Bu güzel etkinliğin sonunda aklıma Kütahya’nın Tavşanlı İlçesi’ne bağlı Tepecik Köyü’nden Ahmet Uluçay geldi. O da hayatında hiç film seti görmemiş, genç oyuncuları da hayatlarında hiç sinemaya gitmemişler. Ama Ahmet Uluçay’ın inançla ve inatla çektiği ‘Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak’ filmi ödül üstüne ödül alıyordu. Gerçekten onlarda birinci olmuşlardı. Bana göre her iki olayda da garip bir benzerlik vardı. Biliyorum ki dostum İsmail Şahinbaş benim bu duygularımı çok iyi anlar.

Yemekten sonra ayrılık vakti gelip çattı ve gönlüm Bozdağ Köyü’nde, aklım ise gidemediğimiz Frig Vadisi’nde kaldı.

Birincilik ödülü, Aram Tabar’a Eskişehir Büyükşehir Belediyesi adına Tugay Aladağ tarafından verildi.

İkincilik ödülü, Oğuz Çelik’e ESBİKE takım kaptanı Gökay Konuk tarafından verildi.

 Üçüncülük ödülü, Tahsin Çelik’e Sırtçantam Dergisi’nin Yayın Kurulu Üyesi ve Akdeniz Bölgesi Yazarı Celal Güzelyürek tarafından verildi.

Törende sürpriz iki özel ödül daha sahibini buldu. Köyün en yaşlı kişileri tarafından Eda Konuk ve Ayris Işık’a ödüllerini takdim ettiler.

  

Yazı: Celal Güzelyürek, fotoğraflar: İsmail Şahinbaş

Sırtçantam 3. sayı, Mart 2005